Hiç bilim kurgu filmlerindeki karakterlerin yaptığı gibi zamanda yolculuk yapmayı hayal ettiniz mi? Yüzyıllardır zamanda yolculuk kavramı insanların hayal gücünü tetiklemiştir. Düşünsenize zaman yolculuğu yaparak zamanda geri gidebildiğinizi belki eski zamanlarda eski kadim topluluklarda insanların nasıl yaşadığımı gördüğünüzü veya geleceğe gidip gelecekte dünyamızın ne halde olduğunu deneyimlediğinizi. Belki de geçmişe gidip ölmüş eski akrabalarınızı belki ölmüş anne ve babanızı ziyaret edebildiğinizi ve görebildiğinizi düşünün. Kesinlikle çok enteresan ve duygusal bir deneyim olurdu.
Zamanda Yolculuk Nedir?
Zaman yolculuğu, tıpkı farklı yerler arasında hareket ettiğiniz gibi, zamanın farklı noktaları arasında hareket etme kavramıdır. Bilim kurgu bu konuya farklı şekillerde el atmış durumda zaten. Peki bu sadece filmler için eğlenceli bir fikir mi, yoksa gerçekten olabilir mi? Zamanın geri döndürülebilir olup olmadığı sorusu bilimdeki çözülmemiş en büyük sorulardan biri olmaya devam ediyor. Eğer evren termodinamiğin kanunlarına uyuyorsa bu mümkün olmayabilir. Termodinamiğin ikinci yasası, evrendeki şeylerin zamanla ya aynı kalabileceğini ya da daha da düzensizleşebileceğini belirtir. Bu biraz, yumurtalar piştikten sonra tekrar eski haline döndürülemeyeceğini söylemeye benziyor. Bu yasaya göre evren hiçbir zaman tam olarak eski haline dönemez. Zaman tek yönlü bir yol gibi yalnızca ileri gidebilir. Zaman yolculuğu konusunda ciddi araştırmalar yapan ve bu konuda dünyada en ileri araştırmaları yürüten bilim adamı ise Ordinaryus Profesör Ronald Mallett, Connecticutt Üniversitesinde çalışmalarını gerçekleştirmektedir.
Zaman Yolculuğunu Mümkün Kılan Astrofizikçi
Bu değerli astrofizikçinin zaman yolculuğu ve denklemi konusundaki takıntısının kökleri çocukluğuna dayanıyor. Profesör Mallett, televizyon tamircisi olan ve çok sevdiği babası kalp krizinden aniden öldüğünde 10 yaşındaydı. Bilim adamı, bu olayın hayatının gidişatını sonsuza dek değiştirdiğini söylüyor ve üzüntüsüyle başa çıkmaya çalışırken, H.G. Wells’in bilimkurgu klasiği “Zaman Makinesi” isimli romanı okuyunca bir nevi zaman yolcuğu onun için takıntı haline geliyor. Mallett kitabı okurken ilk paragrafın onun zaman yolculuğuna bakışını komple değiştirdiğine inanıyor. “Kitap hayatımı değiştirdi. Hayatımı değiştiren ilk paragraftı. Şu alıntıyı hâlâ hatırlıyorum: Bilim adamları zamanın yalnızca bir tür uzay olduğunu çok iyi biliyorlar. Peki neden Zaman’ın içinde hareket ederken diğerinde de hareket edemiyoruz?”
Connecticut Üniversitesi’nden Ordinaryüs Fizik Profesörü Ronald Mallett, yıllar süren astrofizik araştırmalardan sonra zaman yolculuğu denklemini geliştirdiğini iddia etmektedir. Profesör kariyerini Albert Einstein’ın kara delik ve genel görelilik teorilerini araştırarak geçirdi. Ancak ilham anı, kendisi kalp rahatsızlığı geçirdikten sonra hastanede yatarken geldi. “Kara deliklerin, zamanda geriye gitmemizi sağlayacak zaman döngülerinin oluşmasına yol açabilecek bir çekim alanı yaratabildiği ortaya çıktı” diye açıklamaktadır. Zaman makinesine ilişkin vizyonu, yerçekimini manipüle etmek için “yoğun ve sürekli dönen bir ışık huzmesi” olarak adlandırdığı şeye odaklanıyor. Cihazı, bir kara deliğin uzay-zamanı bozan etkilerini taklit etmek için bir lazer halkası kullanıyor. Ancak bu cihazın “galaktik miktarda enerjiye” ihtiyaç duyacağını ve bu “zaman makinesinin” çalışması için ne kadar büyük olması gerektiğini bilmediğini söyledi. Ayrıca bunun ne zaman yapılıp yapılmayacağından da emin olmamakla beraber, zaman yolculuğunun mümkün olduğunu ve bunun teorisini oldukça düzgün bir şekilde oluşturduğunu düşünüyor. Her ne kadar diğer bilim adamları, cihazının çok büyük olması gerektiğini söylüyor ise de gene de Profesör Mallett, bunun bir gün gerçekleştirilebileceği konusunda oldukça iyimser.
Zaman Yolculuğu Teknolojileri
Bazı bilim insanları teorik olarak zaman yolculuğuna izin verebilecek başka fikirleri de araştırıyorlar. Konseptlerden biri, evrendeki yolculuklar için kısa yollar yaratabilecek solucan deliklerini veya uzayda var olabilecek varsayımsal tünelleri içermektedir. Eğer birisi bir solucan deliği inşa edebilir ve yukarıda bahsedilen varsayımsal uzay gemisi gibi bir ucunu evrende ışık hızına yakın bir hızda hareket ettirmenin bir yolunu bulabilirse, hareketli uç, sabit uçtan daha yavaş yaşlanır. Hareketli uca giren ve solucan deliğinden sabit uçtan çıkan biri geçmişinde ortaya çıkacaktır. Ancak solucan delikleri henüz teorik aşamadadır. Bilim insanları henüz bir tanesini tespit edememekle beraber teorik olarak ve matematiksel olarak varlıklarını biliyoruz. Genede zaman yolculuğu olacaksa ve eğer Profesör Mallett’in yüksek çevrimli lazer yöntemi kullanılmayacaksa o zaman solucan deliği ve karadelikler zaman yolculuğu için kaçınılmaz gibi durmaktadır.
Zaman Yolculuğu Paradoksları
Tabii zaman yolculuğuyla ilgili paradokslar da var. Mesela ünlü “büyükbaba paradoksu”, birisinin zamanda geriye gitmesi ve kazara büyükanne ve büyükbabasının buluşmasını engellemesi durumunda ortaya çıkabilecek varsayımsal bir sorundur. Bu, hiç doğmamanız gibi bir paradoks yaratır ve bu da şu soruyu gündeme getirir: İlk etapta zamanda nasıl geriye yolculuk yapabildiniz? Madem zamanda yolculuk yaptınız o zaman tarihin akışını değiştirdiniz mi? Eğer büyükbabanız büyük annenizle hiç buluşmadıysa siz nasıl doğdunuz? Diğer bir paradoksta zamanda geriye gidip bir icadı bir bilim adamına vermeniz. O zaman o bilim adamı o icadı gerçekten yaptı mı, eğer yapmadıysa ve ona zaman yolculuğu ile bu icat verildiyse, o zaman mucidi kimdi.
Zaman Yolculuğu Yapan Turistler Nerede?
Ünlü fizikçi Stephen Hawking, tarih, saat ve koordinatların belirtildiği davetiyelerin olay gerçekleşene kadar gönderilmediği bir akşam yemeği partisi düzenleyerek zaman yolculuğu olasılığını test etti. Umudu, davetinin gelecekte yaşayan, zamanda geriye yolculuk etme yeteneğine sahip biri tarafından okunmasıydı ve zaman yolculuğu yapılarak oraya gelinmesiydi. Ancak kimse gelmedi. Hawking’inde belirttiği gibi: “Zaman yolculuğunun mümkün olmadığına ve hiçbir zaman da olmayacağına dair sahip olduğumuz en iyi kanıt, gelecekten gelen turist ordularının istilasına uğramamış olmamızdır.”
Anlaşılan zaman yolcuğu pratikte soyut bir kavram olarak kalmaya devam edecek ancak teorik olarak artık mümkün olduğunu biliyoruz ve Profesör Mallett deneylerine çoktan başladı bile. Kim bilir belki biz olamasak da torunlarımız zaman yolculuğu kavramını deneyebilirler ve biz dedeleri üzerinde Büyükbaba Paradoksunu test edebilirler. Peki o zaman nasıl doğdular? Tarih nasıl yazıldı? Hep beraber düşünmeye değer sorular ve cevapları olmasa bile insanoğlunun zihinsel gelişimi için güzel sorular.
Add Comment